Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi’nin misyondan alınması talebiyle açılan davanın dördüncü duruşması bugün Ankara Dışkapı Adliyesi’nde görüldü.
Duruşma öncesi adliye önünde bir basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasına TTB Merkez Kurulu ve seçili heyetlerin üyeleri, tabip odalarının yönetici ve üyeleri ile doktor ve hak örgütlerinin, emek-meslek örgütlerinin, demokratik kitle örgütlerinin, siyasi partilerin temsilcileri katıldı. Duruşma öncesi yapılan basın açıklamasında, TTB Merkez Kurulu Lideri Dr. Şebnem Korur Fincancı; TTB olarak kol ve kurulları, vilayet sarsıntı uyumları, Sıhhat ve Toplumsal Hizmet İşçileri Sendikası (SES) ve sıhhat emek-meslek örgütleri ile birlikte sarsıntı bölgesinde hem hami sıhhat hizmetleri hem de kıymetlendirme çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti. Korur Fincancı, “Deprem bize dayanışmanın değerini gösterdi. Dayanışma olmasaydı ayakta kalamazdık. Bu dayanışma ile yeni bir hayatı örmeliyiz” dedi.
Görevimizin Başındayız!
TTB Merkez Kurulu II. Lideri Dr. Ali İhsan Ökten, “Amaç dışı faaliyet gösterme gerekçesiyle açılmış bu davanın kimlerin hedeflerine hizmet ettiğini pek düzgün anlıyoruz. Bizler 100 binden fazla üyesi olan doktor meslek örgütünün seçilmiş yöneticileriyiz. İktidarın ajandası için değil, toplum sıhhati ve meslektaşlarımız emeği ve hakları için faaliyet gösteririz. Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi’nin faaliyetleri hedef dışı üzere görünebilir. Aldırmıyoruz! Her gün yeni bir felakete sebep olanlar vazifesi bırakmayı bir an dahi düşünmezken, üstüne bir de uydurma münasebetlerle bizleri vazifeden almaya çalışıyor. Misyondan alınması gerekenler, sarsıntının üzerinden iki ay geçmesine karşın hâlâ depremzedelere ve gece gündüz çalışan meslektaşlarımıza insanca yaşama şartlarını sağlayamayanlardır. Bir sarsıntıda evvel hastanelerin yıkıldığı bir sıhhat sistemini yaratanlardır, konteynırların sele kapılmasını, hastanelerde su baskınlarını umursamazca seyredenlerdir. Biz vazifemizin başındayız. Bıkmadan, yorulmadan. Tüm baskılara karşın bilimsel bilginin kılavuzundan, mesleğin etik prensiplerinden taviz vermeden, toplumsal sıhhat ve meslektaşlarının emeği ve hakları için çaba etmeye devam edecektir. Bizim faaliyetlerimiz ne kabahattir ne de maksat dışıdır. Verilecek karar ne olursa olsun hekimlik mesleğinin toplumsal sorumluluğunu yürekten hisseden Türk Tabipleri Birliği dün susmadı, bugün de susmayacaktır” diye konuştu.
Haksızlık Üzerine Heyeti Bir Dava
Ankara 31. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde gerçekleşen davadada, mahkeme heyeti reddi hakimin reddi kararına yapılan itiraz şimdi sonuçlanmadığı gerekçesiyle davayı 22 Haziran 2023 saat 14.30’a erteledi. Duruşma sonrası TTB’de bir basın açıklaması yapıldı. TTB Hukuk Bürosu’ndan Avukat Verda Ersoy; birinci duruşmada reddi hakim talebinde bulunduklarını, reddi hakim talebinin reddi üzerine istinafa gittiklerini, istinaftan bir dönüş olmaması nedeniyle de davanın her yeni celsede ertelendiğini söyledi. Bir sonraki duruşmada temelin görüşülmesini ve kararın çıkmasını beklediklerini belirten Ersoy, davanın başından sonuna bir haksızlık üzerine konseyi olduğuna dikkat çekti.
Tarihimizdeki Davalar Yanlışsız Yolda Olduğumuzun Kanıtdır
TTB Yüksek Onur Şurası üyesi Dr. Taner Gören; Merkez Kurulu üyesi oldukları devirde “Savaş Bir Halk Sıhhati Sorunudur” başlıklı basın açıklaması nedeniyle bir sabah üniversiteden elleri kelepçelenerek gözaltına alındığını hatırlattı. İnsan sıhhatini ilgilendiren her hususun hekimlik alanına girdiğini vurgulayan Gören, “TTB’nin tarihindeki davalar, yanlışsız yolda yüründüğünün ispatlarıdır. Biz bu yanlışsız yolda yürümeye devam edeceğiz” diye konuştu. (BSHA-Bilim Ve Sıhhat Haber Ajansı)
